Rifat el-Arîr’e
Dünya sancılarla kabuk değiştiriyor sanki. “İnsan”lığımıza dair yeniden düşünmeye başladığımız bu süreçte birçok gerçeğin farkına vardık. Belki de en çaresiz hissettireni; uluslararası hukuk, insan hakları, insan onuru, medeniyet gibi kavramların, güç sahiplerinin elinde içinin boşaldığını ve sahte tabelalara dönüştüğünü görmek. Öte yandan bu sancılar büyük bir değişimin habercisi… Kitleler caddelere dökülüyorlar; farklı inançlar, farklı ırklar ve ideolojik görüşlerden insanların emperyalizme karşı başkaldırısı, üniversite kampüslerinde profesörlerin de destek verdikleri eylemlerle kendini gösteriyor.
Adorno, Auschwitz’den sonra şiir yazmanın -dolayısıyla sanat ediminin- barbarlık olacağını söylemişti; acıyı estetize etmenin dikenli patikasını işaret ederek. Sadece sanatın değil, tarih ve felsefenin de imkânı kalmadığına inanıyordu (sonraları acıyı çekenlerin acıyı dile getirme hakkını kabul etti). Filistinliler, 1948’den bugüne -belki de aslında hiç bitmeyen, yetmiş altı yıldır süren nekbe boyunca- acılarını, direnişlerini imgelere, notalara, çizgilere, filmlere, kanaviçe (tetrîz) desenlerine aktarıyorlar. Edward Said, bir söyleşisinde Filistin’in hikâyesinin “her an kaybolabileceği korkusundan dolayı üstüne titreyerek” anlatılması gerektiğini dile getirmiş, entelektüellere düşenin, “hikâye anlatmaya katkıda bulunarak, acıların gerçek niteliğini hatırlatarak ve bir halktan bahsettiğimizi unutturmadan bir karşı denge sağlamak” olduğunu vurgulamıştı. İşte bu yüzden Filistin’in hikâyesinin diri tutulması için çaba göstermek boynumuzun borcu.
Rifat el-Arîr, genç Filistinli yazarların hikâyelerinden oluşan derleme kitabı Gazze Cevap Yazıyor’un sunuş yazısında, insanların yaşananları unutmamaları için genç Gazzelilerin hikâye metinleriyle tarihe kayıt düştüklerini dile getirir. Rifat el-Arîr, hikâyelerin tesirine inanır çünkü “muhayyilenin gücü yeni bir gerçeklik yaratmanın yaratıcı bir yolu”dur.
7 Ekim 2023’ten bu yana Filistin mücadelesini duyurmaya çabalayan sesler basında, sosyal medyada, ödül törenlerinde, bienallerde susturuldukça -bu baskın yasaklama mekanizmasıyla umulanın aksine- hikâye yayılıp çoğalıyor. Zift Sanat’ta üç yıldır Filistin Edebiyatı ve sinemasının yanı sıra Filistin’in sanat olayları, görsel hafızası ve kültürel mirası üzerine eleştirel makaleler ve edebi metinler yayımlıyoruz. Filistinli sanatçıların işlerinin yankı bulabilmesi ve maksadına ulaşabilmesi için coşkulu retoriklerin ve sloganların katartik rüzgârından ötede, sanat eserlerinin eleştirel bir bakış açısıyla ele alınması gerektiğine inanarak bu çalışmaları bir kitapla daha geniş bir okuyucu kitlesine ulaştırmak ve tartışmaya açmak istedik. Zift Sanat’tan seçtiğimiz ve gözden geçirdiğimiz metinlerin yanı sıra ilk defa bu kitapta yayımlanan kimi metinleri Filistin’i Görme Biçimleri başlığı altında bir araya getirdik.
Başlığımızı John Berger’in “klasik” kabul edilen kitabından ilham alarak seçtik. Berger, Görme Biçimleri’nde bakmanın bir “seçme eylemi” olmasından hareketle bakma edimiyle yöneldiğimiz şeyleri erişebileceğimiz bir mesafeye getirerek gördüğümüzü, onlara zihnimizde yer verdiğimizi, yani -hem gerçek anlamda hem de metaforik olarak- temas ettiğimiz şeylerle “ilişkiye girdiğimiz”i ifade eder. Kitabın çıkış noktası da bu: 76 yıldır süren işgâli görmezden gelmeden, acıyı estetize ve romantize etmeden, ölümü yüceltmeden, sıradanlaştırmadan; gerçeğin üstünü efsanelerle örtmeden, Filistinli yazar ve sanatçıların seslerine kulak veriyor, söylediklerini ve gösterdiklerini anlamaya çabalıyor ve eserlerini “görebiliyor” muyuz?
*
İsrail, 7 Ekim’den beri süren savaşta bir yandan Gazze’deki evleri, mabetleri, hastaneleri, okulları ve üniversiteleri yerle bir ederken bir yandan da tek tek hedefine aldığı doktorları, gazetecileri, yazarları ve akademisyenleri katletti. “If I Must Die” şiiriyle tanınan, Gazze İslam Üniversitesi’nde İngiliz Edebiyatı hocası olan Rifat el-Arîr’in 6 Aralık 2023’te kasıtlı şekilde öldürülmesi, edebiyat çevrelerinde büyük bir hüzün yarattı. Kitabı Rifat el-Arîr’in aziz hatırasına ithaf ettik.
Filistin’i Görme Biçimleri, dört bölümden müteşekkil. İlk bölümü “Filistin’i Yazmak”, Filistin edebiyatını örneklendiren kurgusal metinleri odağına alıyor. Kitabın ikinci bölümü “Beyaz Perdedeki Filistin”, Filistin mücadelesine odaklanan filmleri mesele edinen yazılardan oluşuyor. Kitabın üçüncü bölümü “Filistin’i Görmek: Temsil Biçimleri”, kitaba adını veren görme-görülme ilişkisini de ima eden bir başlık altında Filistin meselesine çoğunlukla görsellik açısından yaklaşan yazıların derlendiği bir bölüm. Kitabın “Filistin’i Yaşatmak: Toplum, Hafıza ve Kültürel Miras” başlıklı son bölümünde kadim Filistin kültüründen bugüne ulaşanlar, hafıza mekânları ve Filistin’in kültürel kodları üzerine iki makale, kişisel izleri yansıtan yazılar ve iki röportaj yer alıyor.
Filistin davasının sanattaki yansımalarına dair Türkçe literatüre bir katkı sağlamak için kolektif bir çalışmayla kotarılan bu kitap, Filistin’in hikâyesini yaşatmak için çalışan yazar ve sanatçıların derin birikiminden küçük bir seçkiyi okuyucuyla buluşturma gayretinin verimidir. Kitapta emeği geçen herkesi buluşturan ortak niyet, umarım sayfalar arasından okurlarımıza ulaşır. Filistin’i Görme Biçimleri’nin ortaya çıkmasına katkıda bulunan yazarlarımıza, bir hayâli mümkün kılan Zift Sanat ekibine ve Everest Yayınları’na şükranlarımızla…
Ne yaparsak yapalım, gidişat değişmedikçe bütün yazılıp çizilenler, meselenin can yakıcılığı karşısında bir avuntu nispetinde kalıyor. Filistin, Rafeef Ziadeh’nin şiirindeki gibi “her gün bize hayatı öğretmeye” devam ediyor, bizi modern dünyanın samimiyet yoksunluğu ve acziyeti üzerine düşünmeye davet ediyor. Kulak veriyor muyuz?
Neslihan Demirci
* Filistin’i Görme Biçimleri: https://www.everestyayinlari.com/kitap/filistin-i-gorme-bicimleri-kolektif/476812
FİLİSTİN’İ GÖRME BİÇİMLERİ
İçindekiler
1. Filistin’i Yazmak
Mehmet Fatih Uslu
Rifat el-Arîr’in Trajedisi ve Yazıya İnanmak
Neslihan Demirci
Bedeli Büyük Bir Küçük Ayrıntı
Enes Ateş
Direniş Edebiyatı Kavramı ve Gassan Kanafani Üzerine Notlar
Hanife Öz
Hiza’nın Harabesi: Trajedinin Başlangıcına Tanıklık
Mehmet Fatih Uslu
Hamlet Filistin’de
Ayşe Yılmaz
Bir Hafıza Muhafızı: Selman Natur
Ökkeş Hengil
Türkiye’de Filistin Edebiyatı’nın Alımlanması
2. Beyaz Perdedeki Filistin
Murat Pay
Beş Kırık Kamera Gerçeğin Neresine Ayna Tutar?
Tuba Deniz
Filistin’e Sinematografik Bir Ağıt: Burası Cennet Olmalı
Yusuf Ziya Gökçek
Yüzü Görünmeyen Sinematografik Kimlik Yaratmak: Filistin Sineması’nda Fedai’den Hanzala’ya
Yıldız Ramazanoğlu
Godard’ın Belgeseli Here and Elsewhere: İmaj Başka ama Vurulan ve Ölen Hep Onlar
Zeynep Turan
They Do not Exist: Fedai’den Direnişçi’ye Filistin Mücadelesi
Nagihan Haliloğlu
Akdeniz Ateşi Filminde Komşuluk ve Filistin Erkeklikleri
3. Filistin’i Görmek: Temsil Biçimleri
Zeynep Gökgöz
Herkes Eşittir Ama Bazıları Daha Eşit
Esra Bulut
Banksy’nın Filistin İşleri: Batı Şeria Duvarı ve Walled-off Otel
Ömer Faruk Günenç
Simgesel Direniş: Filistin Duvar Resimleri
Zeynep Gökgöz
Düşünmen Yetmez
Ümit Yaşar Özkan
Sacco’nun Filistin’i: Zor Lokma
Fatıma Tuba Yaylacı ile Savaş, Çocuk ve Sanatın Sağaltıcı Niteliği Üzerine (Konuşan: Neslihan Demirci)
4. Filistin’i Yaşatmak: Toplum, Hafıza ve Kültürel Miras
Ahmet Gün
Toplumsal Sorunlara Çözüm Arayışında Sanat ve Mimarlığın İmkânları: Filistin Örneği
Kübra Turangil
Kültürel Mirasın Kasıtlı Tahribi: Filistin’e Bir Bakış
Ali Ayçil
Filistinlilerin Ülkesine Yolculuk
Peren Birsaygılı Mut
Filistinli Kadınlara Açık Mektup
Ali Ayçil
Gazze, Gasset, Av, Avcı
Leila el-Haddad ile Filistin Yemek Kültürü Üzerine (Konuşan: Ferhan Güloğlu)
Peren Birsaygılı Mut’la Filistin Direniş Edebiyatı’na Dair (Konuşan: Neslihan Demirci)
İşbu web sitesi ve tüm sayfaları Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa tabidir. Sitenin içeriğine ilişkin her türlü ses, görüntü, yazı içeren bilgi-belge, her türlü fikri ve sınai haklar ile tüm telif hakları ve diğer fikri ve sınai mülkiyet hakları Zift Sanat’a aittir.