

Cemal Süreya, 1960’tan itibaren çıkardığı Papirüs dergisinin “Savran” köşesinde imzasız -ama üslûbuyla müellifini ele veren- yazılarıyla edebiyatın nabzını tuttu. “Dergiler” başlığı altında sadece o günün yayınlarını değil, bilhassa 50’lerde edebiyat gündemini belirleyen dergileri eleştirdi; ince eleyip sık dokuyarak… Bu kısa yazılardan birinde Yeditepe’nin,* dönemin dergi yayıncılığında tuttuğu yerin hakkını veriyor ancak asıl derdi, derginin yükselttiği çıtanın gerisine düşmesinin sebeplerini dile dökmek… Bu kısa yazıda edebiyat dergiciliğinin erbabından dönemin temsil gücü yüksek dergisi Yeditepe’ye sözü eğip bükmeden sıkı ayar veriliyor; bizler de payımıza düşeni alıyoruz.
*
Bir Dergi: Yeditepe
Orhan Veli kuşağının bölündüğü, sessiz ve alttan bir tartışma ortamına girdiği yıllarda çıkmaya başlıyor Yeditepe. Toplumcu sanatı öneren bir iki dergiyle birlikte Varlık’ın karşısına dikiliyor. Yeditepe’nin ilk sayılarında bu toplumcu yönsemenin yanısıra iki özellik daha görüyoruz: baskı, düzen titizliği ve plastik sanatlara, tiyatroya, sinemaya, müziğe yer veriş. 1950-1957 yıllarında Türkiye’deki sanat eylemi daha çok bu derginin sayfalarında bir akış kazanmıştır. (…) Varlık’tan kopmuş bulunan Garip’çiler Yeditepe’de toplumcu bir eleştiriyi şiirsel plana aktarırlar. Merkezde onlar vardır. (…) Bu dönemde Yeditepe’yi başta gelen dergilerden biri olarak görüyoruz. Oktay Rifat’ın, Melih Cevdet’in en güzel şiirleri bu dergide yayımlanmıştır; birçok yeni sanatçı onun sayfalarında gelişmiş, kimliğini bulmuştur: şiirde Nevzat Üstün, Metin Eloğlu, Edip Cansever, Cemal Süreya; hikâyede Muzaffer Buyrukçu, Tarık Dursun, Cengiz Yörük; eleştiride Memet Fuat. Çeviri şiirlerin en güzellerinin de Yeditepe’de yayımlandığı söylenebilir. Aragon’u, Paul Eluard’ı, Jacques Prévert’i, Langston Hughes’ü Türk okuruna tanıtan Yeditepe’dir. Uzun süre Yeditepe’de yazmak her yeni sanatçıda ayrıcalı bir duygu yaratmıştır. Ne var ki Yeditepe’nin on altı yıllık sanat serüveni içinde satışını hiçbir zaman 1500’ün üstüne yükseltemediğini, son yedi sekiz yılda ise düzenli bir şekilde tiraj kaybına uğradığını görürüz. Bunun birçok nedeni vardır:
*Hüsamettin Bozok’un kurduğu Yeditepe, –Varlık’la beraber- 1950’lerin en güçlü edebiyat dergilerinden biridir. 1 Nisan 1950’de “Aylık Edebiyat ve Sanat Gazetesi” alt başlığıyla yola çıkan derginin yayın hayatı Mayıs-Haziran 1984’teki son sayısıyla noktalanır.
**İmzasız bu parça Papirüs dergisinin Ağustos 1966 tarihli 3. sayısından alıntılandı. Metnin özgün imlâsı korundu; sadece dergi isimleri italik yapıldı.
Zift
İşbu web sitesi ve tüm sayfaları Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa tabidir. Sitenin içeriğine ilişkin her türlü ses, görüntü, yazı içeren bilgi-belge, her türlü fikri ve sınai haklar ile tüm telif hakları ve diğer fikri ve sınai mülkiyet hakları Zift Sanat’a aittir.