“Refik Anadol’un Unsupervised’ı ziyaretçileri memnun eden, beğeni toplayan bir sıradanlık…”
Modern Sanat Müzesi (MoMA)’nın lobisinde, sulu kar ve bakterilerin psikedelik şekilde sürekli akışını yansıtan 7 metrelik bir ekran duruyor. Elektronik görüntüler hareket ederken ve köpükler hâlindeki dolgun şekiller ekranın gözleri yanıltan köşelerinde sıçramalar yaparken insanlar bunu izliyor, önünde dans ediyor ve Instagram reel’leri çekiyorlar. Görüntü, bütünüyle devasa bir tekno lav lambasına benziyor. Refik Anadol’un Unsupervised’ı, gevşeme egzersizinden coşkulu bir TED konuşmasına ve hatta Amerika’nın Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) seviyesinde bir veri madenciliği arasında çapraz bir geçişten oluşuyor. Bu müthiş bir başarı.
Los Angeles’ta yaşayan -Türkiye doğumlu- Anadol, 15 kişiden oluşan stüdyosunun yardımıyla, MoMA’nın muazzam koleksiyonunun çevrimiçi veri tabanını oluşturan meta verileri yeniden yorumlamak için yapay zekâyı kullanmış. Müzeye göre bu, “GitHub’da ücretsiz olarak sunulan” 138.151 kayıt anlamına geliyor. Sonuçlar, Van Gogh resimlerinin dijitalleştirilmiş versiyonlarının Monet’ninkine benzeyen tablolara evrildiğine ve daha sonra de Kooninglere veya Frankenthalerlere veya Rothkolara, kum fırtınalarına, patates pürelerine ve bir nevi sanat gibi görünen başka başka şeylere dönüştüğünü anımsatan havalı şekillerden ibaret. Bunlar grafikler, diyagramlar, şekiller, dalgalar ve diğer amorf şeyler gibi görünen görüntü sekanslarına serpiştirilmiş. Hepsi adeta uyuşturucu pudingi diyebileceğimiz bir karışıma eklenmişler. Akıllı cihazlarımızla adımlarımızı, nabzımızı ve uyku düzenimizi izlediğimiz gibi artık müze koleksiyonlarını da izliyor ve tarıyoruz. Buna modernizmin tarihini programlayan yeni bir vericilik veya arama motoru sanatı demek gerekir; böylece her şeyi aynı anda görebiliriz.
Bu anlamsız müze vasatlığından sorumlu küratör Michelle Kuo olayı şöyle açıklıyor; Unsupervised, “fiziksel ile sanal, gerçek ile gerçek dışı arasındaki ilişkiyi yeniden şekillendiriyor” ve “rüyaları, halüsinasyonları ve akıldışını araştırarak alternatif bir modern sanat anlayışı ortaya koyuyor.” Ama gerçekte, Unsupervised, genç ressamların zaten üne sahip soyut eserlere benzeyen soyut resimler yaptığını gören, 2010’ların başlamadan biten ‘Zombie Formalizmi’nin dijital bir versiyonu.
İlk bakışta, Unsupervised dakikalarca eğlendiren nitelikte. Lobide etrafa saçılmış sandalyeler ve kanepeler duruyor. Buralarda oturup dinlenebilir ve olayı izleyebilirsiniz. Bunun ne olduğu ve sonrasında neye dönüşeceğini tahmin etmek yaklaşık 30 saniyenizi alır: Bir tutam izlenimcilik, kübik birkaç şekil, biraz daha karaltı ve dalgayla modern sanatın iç içe geçmiş bir formudur bu. Gerçekten (!) rahatlatıcı. Unsupervised, içinizdeki hiçbir şeyi rahatsız etmeme erdemine sahip; hiçbir gizemi tetiklemiyor. Kuo’ya saygısızlık etmek istemem ama bu işin ne hayal ne de halüsinasyon gücü var ve bu iş sanatın bambaşka bir şey olduğu gerçeğini yerinden ediyor. Bu aşırı kontrollü, steril ortamda sanat ve şüphe ayrı odacıklara bölünmüş durumda. Yarım milyon dolarlık bir ekran koruyucuya bakmak gibi bir deneyim sunuyor.
Bugünlerde Unsupervised gibi işler bienal ve müze çevrelerinde sıkça dolaşım hâlinde. Sosyal medya ile piyasanın emrindeki yüksek sanat ve toplu eğlence hiç bu kadar iç içe olmamıştı. Refik Anadol’un şekil değiştiren bir başka işi, bu yılki Grammy’lerde arka fon olarak kullanıldı. Turistler Kahlo, Monet, Van Gogh, Klimt ve Firavun Tutankamun’a ithaf edilmiş sürükleyici deneyimsel enstalasyonlara akın ettiler. Bu işlerin hepsi de Anadol’un şekil değiştiren, genellikle hareketli, uğultulu bir müzik eşliğinde adeta Instagram arka planlarının ucuz malzemesi hâlindeki türevlerinden ibaret. Bu da bütün mekâna yayılmış durumda. Mesela Anish Kapoor’un parlak gümüş fasulyeye benzeyen eserinin Tribeca’daki bir yıldız mimar’ın (starchitect) binası altında ezildiğine tanık olmakla aynı. Bu olay en üst sınıf süper zenginler için ucuz bir fuaye olduğu kadar bir heykel bile değil. Zaten insanlar etrafında durup selfie çekiyorlar. Hatta Louis Vuitton’un vitrinine ölü gözlerle puantiyeler çizen robot bir Yayoi Kusama gördüğümüz Fifth Avenue’deki mağazasının Yayoi’yi pazarladığı o işi düşünün. İnsanlar toplanıyor, aval aval bakıyor, telefonlarını sallıyorlar.
Yüzyılın başında, Jason Salavon ve müteveffa Jeremy Blake gibi sanatçılar, sanata dayalı şekilde birbiriyle bütünleşen, iç içe geçen, karışan ve yeniden birleşen dijital dönüşümler, formlar yarattılar. Unsupervised, bu karışıma ölçek ve masraftan başka bir şey katmıyor.
Anadol, “iyileştirme gücüne” sahip olabilecek “anlamlı ve son teknoloji veri görselleştirme teknikleri” hakkında küratöryel lagaluga yapıyor. Çalışmalarını gören insanların gözyaşlarını tutamadığını ve kendisine sarılmak istediklerini söylüyor. Dünyayı insanlar için daha iyi hâle getirme konusundaki bu mesihvari zırva ise Silikon Vadisi dilinde yankılanıyor. Anadol, “metaverse’de yeni meditatif deneyimler için şiirsel algoritmalar” yaratmak istiyor; kendisi Facebook’ta çalışmalı.
Sorun, kurumlarına yeni sanat, teknoloji ve izleyici getiren, getirmek isteyen müzeler değil. Müzeler, COVID’den ziyaretçi ve izleyici sayısının azalması açısından büyük bir darbe aldı. Geleneksel eserleri sergilemenin yanı sıra kolayca sindirilebilir dijital eğlenceler sunma baskısı hisseden bir kurumu gömmeyelim. Unsupervised’ın kreasyonları için mevcut yazılı, fotoğrafik ve sanatsal materyalleri kullanan diğer yapay zekâ programlarıyla ortak problemi, kolay türetilebilen ve bilindik olması ve kaynak materyali aşamamasıdır. Anadol yeni bir şey sunmuyor; MoMA’nın AI’ya girişi de zaten sürecin aylarca gerisinde. Ayrıca Anadol tam da diğer AI programlarının başarısız olduğu noktada bocalıyor. Eğer yapay zekâ anlamlı bir “sanat” üretimi için kullanılacaksa öncelikle sanatçının kendi vizyonunu ve kelime dağarcığını, kendi alanını, rengini ve biçim duygusunu bulması gerek; Unsupervised’da eksik olansa tam da bunlar.
Jerry Saltz
Çeviren: Ahmet Albayrak, Berfin Çıldır
* Bu yazının orjinali 22 Şubat 2023 tarihinde Vulture‘da yayınlanmıştır. Bkz. https://www.vulture.com/article/jerry-saltz-moma-refik-anadol-unsupervised.html?fbclid=PAAaZ8mOt7AUCCgmpDu2cx2ArizcqT3bs_ZXSDSfx1OYRcF6T6VcKyLl2Dow0